Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

21 Ağustos 2014 Perşembe

Negative ions.


Negatif İyonlar


Negatif İyonlar isminin negatif olmasına rağmen kendisi pozitif faydalı etkisi olan enerji yükleridir. Bu enerjiler.Atomların yörüngesindeki elektronların azalması ve çoğalması ile olur.Nötr durumdaki bir atom yada molekül elektron kaybetmesi ile sahip olduğu elektrik yükü değişir. Ve pozitif yüklü hale gelir. Bu şekilde yükleri değişen parçacıklara pozitif iyon veya katyon denir.


Nötr durumdaki atom veya molekül dışarıdan bir elektron alması ile yükü negatife dönüşecek yanı bu yeni haliyle negatif iyon veya anyon olarak adlandırılacak. Bunlarla ilgili ilerde daha bilimsel akademik yayınlara da yer vereceğim.


Bu çalışmalar 1930 yıllara kadar geriye gitmektedir.Fakat benim bu iyonlarla tanışmam o kadar eski değil. Adını 20-30 yıldır duyardım ama ne olduğu hakkında bilgim yoktu.Fakat kader sonunda onlarla tanıştırdı beni. Ve son 5 yılım onlarla yatıp onlarla kalmakla doldu. Ben bu alanlarda bendeki ilk halimi yani konu hakkındaki bilgisizliğimi önemini anlamayışımı ve hayatımıza etkisinin bu kadar önemli olup olmadığı hakkındaki eksiliğimi sizlerinde hissetmenizi istemiyorum. Belki bir köşede negatif iyonların umut verici iyileştirici hastalıkları iyileştirmedeki destekleyici gücüne bir an önce ihtiyaç duyan insanlara ulaştırmam haberdar etmem gerekiyor. Elbette her yenilikte her farklı bilgide olduğu gibi bu sisteme de itiraz edecekler.Fakat itiraz edecek kişilerin bilmesi gereken şu sistem yeni değil yaklaşık 70 yıldır çeşitli yoğunluklarda dünyada uygulanan üniversitelerde bilimsel çalışmaları yapılmış bir çok ülkede klinikleri açılmış bir sistemdir. PupMed ve diğer akademik yayınlardan ilgili araştırma yapılabilir. Bizim bilmememiz Negatif iyonların faydasızlığına yada yararsız uygulamalar olduğuna işaret etmez. Ben bunun halkımız tarafından binlerce senedir kullanıldığını hem tarihten hemde yaşantım boyunca örften ve geleneklerden aktarılan bilgilerden biliyorum. Nasıl mı derseniz adı anlatımı farklı olmakla beraber başrol de ki oyuncu aynı negatif iyonlar.


Hepimiz biliriz ki yoğun yerleşim alanlarından kırsala ormanlık yerlere şelalelere gidilince bir rahatlama bir hava değişimi olur. Bu rahatlama betonu araka da bırakıp yeşili gördüğünüz için olan rahatlamanın çok ötesindeki çiğerlerinize çektiğiniz havanın yapısının elektrik yükünün değişmesindendir. Su kenarlarında deniz kenarında oturduğunuzda kendinizi daha rahat hissedersiniz.Hastalara hava değişimi verilir. Bir çok solunum rahatsızlıkları için kurulmuş hastane ve tedavi merkezleri ağaçlar çam ormanları arasında tesis edilmiştir. Sebebi negatif iyonlardır. Askerlere de hava değişim izni verirler. Bu askerlerin moral motivasyonu ile birlikte fiziksel olarak ta daha güçlü olması için yapılır. Gördüğünüz gibi bu ve benzeri daha bir çok paylaşımla aslında ismi değişik olmakla beraber biz çok uzun bir zamandır bu iyonlarla beraber yaşıyoruz. Tabi bunların karşılığında olan pozitif iyonlar ise filmimizin kötü karakterleri. Onlarda bizi sıkıntıya düşüren yorgunluk kızgınlık agresiflik ve var olan rahatsızlıklarımızı kötü yönde etkileyen faktörlerle onlarda uzun yıllardır hayatımızdadırlar. Oyuncuları iyi tanırsak filmi daha iyi izleriz.

Negatif İyonlarla ilişkimi kendime soracağım sorularla sizin için mini bir röportaja döndürmek istiyorum.


Negatif iyonlarla nasıl tanıştım.

Negatif iyonlar ile tanışmam eşimin rahatsızlığı ile başladı. Eşim TRT de prodüktör ve bir çok program yapmakta. Ben de emekli olduktan sonra onun programlarında kendisine bazı konularda yardımcı olmaya çalışıyordum. Bunlardan biri de stüdyo fotoğrafçılığı idi. Programın geniş bir ekibi vardı. Ve son derece titiz ve zor hazırlanan programlardı. Bu ekibe sunucuya ve gelen konuklara program süresince nasıl olumlu katkı sunarım,onların bulunduğu ortamı nasıl daha sağlıklı ve huzurlu yapabilirim diye düşünüp bazı çalışmalara başladım. İlk önce elektro magnetic kirlilik stüdyolarda sunucuyu ve konukları olumsuz etkiliyor mu diye araştırmaya başladım. Bu araştırmalarım sırasında Emg den daha etkili olan bir konu dikkatimi çekti. Oda ortam hava kalitesi. Soluduğumuz havanın kalitesi direkt olarak fiziksel ve ruhsal olarak bizi çok daha hızlı ve etkili bir şekilde değiştirebildiğini öğrendim. Bunlarda havanın içindeki kokusuz renksiz elektrik yüklerinden oluşan iyonların sebep olduğunu öğrendim. Her konuda olduğu gibi bunlarında iyisi ve kötüsü var. İyi ve insan sağlığına faydalı olanları negatife iyonlar.Kötü ve sağlığımıza zararlı olanları ise pozitif iyonlar. Böylece 2010 yılının sonundan bu zamana kadar devam eden negatife iyonlar ve insan sağlığı üzerindeki etkileri ile ilgili çalışmalarım başlamış oldu.

Negatif iyon kısaca nedir.


Negatif iyon kısaca havanın vitaminleridir diyebiliriz. Negatif iyon eksikliğinde bir çok fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara yakalanırız. Öncelikle iyon nedir. Elektron kazanmış yada kaybetmiş elektrik yüklü atom veya atom gruplarına iyon denilmektedir. Nötr durumda olan bir atom ya da molekülün elektron kaybetmesi ile oluşan elektrik yüklü parçacık pozitif iyonu oluşturmakta. Nötr durumdaki atom ya da molekül eğer başka bir molekülden elektron alırsa negatife iyon oluşur. Oksijen moleküllerinin normal şartlarda dış yörüngelerinde 6 elektron vardır. Fakat oksijen molekülü bir elektron daha kazanarak dış yörüngesinde 7 elektron olunca elektrik yükü nötr durumdan negatife dönüşür. Bu oksijen molekülünün boyu tununda küçülmesine sebep olur. Solunan hava ile akciğerlere oradan da kan dolaşımına geçen bu iyonların yaşamımızda önemli etkileri bulunmaktadır. Negatif iyonlar pozitif iyonlara göre daha hareketlilerdir.

Hücrelerin enerji üretmek için ihtiyacı olan oksijen molekülleri negatife iyon halinde olunca boyutları ve sahip oldukları eksi yükle vücudumuzda çok olumlu etkileşimlere geçerler. Hücrelerin enerji üretiminden toksit madelerin hücrelerden atılmasına kadar bir çok yaşamsal faaliyetleri desteklerler. Vücudun asit dengesini düzeltmeye yarımcı olurlar.Normal koşullardaki havanın içinde her 10 negatif iyona karşı 12 pozitif iyon bulunmaktadır.Soluduğumuz havada çeşitli atomlar ve onların oluşturduğu moleküllerden oluşmuştur. Atmosferdeki havanın yaklaşık %78 Azot,%21 Oksijen,%1 su buharı karbondioksit ve diğer gazlardan oluşmaktadır. Peki bu faydalı iyonlar nerelerde bulunur. Atmosferde iyonların bulunduğu yerlerin yeryüzü şekilleri bitki örtüsü Jeolojik yapı su kaynakları ve çevrenin çeşitli kirleticilerle kirlenmiş olması şehirleşme gibi bir çok etkene bağlı olarak havada bulundukları miktar değişir. Doğada negatif ve pozitif iyonlar havaya enerji transfer edilmesi durumunda oluşurlar.Dünyamıza gelen kozmik ışınlar yeryüzünden yayılan doğal enerji yayılımı ,su hareketleri ,dalgalar fırtına şelaleler,yıldırm,yağmur bulutlarında oluşan sürtünme etkisi gibi enerji çıkışını olduğu doğal olaylarda negatif iyonların oluşmasını sağlar. Tabiki bazı doğa olaylarıda tersine pozitif iyon oluşmasını sağlar. Örneğin fırtına öncesi oluşan ağır ve basık hava pozitif iyonların yoğunlaşmasına sebep olur. Anacak şiddetli bir yağmur ve yıldırımlardan sonra havada birikmiş pozitif yükler boşalır ve havanın elektrik yükü negatife döner. Yıldırımlar ve yağmurlardan sonra havanın tazelendiğini hissettiğimizde havadaki negatif iyonların sayısının arttığını anlamalıyız.Negatif iyonların sayısı ormanlarda santimetre küpte 2500, şelalelerde 15.000, Akarsularda 2000 civarındadır. Günümüz kentlerinde yaşayan insanların soluduğu havada ise 100 negatif iyona karşı 150-200 pozitif iyon bulunmaktadır. Bugün yaşadığımız alanlar hayatımızın büyük bir kısmının geçtiği mekanlara bir göz atarsak. Evimiz,toplu taşım araçları arabalar,ofisler,kamu binaları,eğlence merkezleri,avm ler bu alanlarda cm3 te 50-100 iyon bulunmakta. Hatta bazı yerler arabalarımız ve toplu taşıma araçlarında 15-20 iyon bulunmakta. Halbuki sağlıklı olabilmemiz için en az 1500 cm3 negatif iyon solumalıyız. Bu atmosfer şehirlerde yaşayan insanlarda bir çok hastalığı tetiklemektedir. Dağlık bölgelerin ferahlatıcı insanı canlandırıcı sağlıklı ve uzun ömürlü olmalarına neden olan etkenlerinden biride havasındaki bolca bulunan negatif iyonlardır. Bu sebeplerden dolayı şehirlerimizde sularla fıskiyelerle donatılmış park alanları ağaçların yeşil alanlar olduğu mekanlarla donatmalıyız .

Negatif iyonun insan sağlığına etkisi ve kullanım alanları nelerdir.


Negatif iyonların insan sağlığı üzerindeki etkisini incelemek için bir çok bilimsel çalışmalar yapılmıştır. Dünyada bu çalışmalar 70 yıldan fazladır yapılmakta ve bu konuda bir çok üniversitede kürsüler açılmıştır. Ayrıca önceleri büyük ve hantal cihazlar olarak laboratuvarlarda ve üniversitelerde çeşitli deneylerde kullanılan cihazlar günümüzde hem teknolojileri çok gelişti hemde boyutları çok küçüldü. Ve şu anda amerika japonya çin uzakdoğu ülkelerinde milyarlarca dolar Pazar payları olan bir sektöre dönüştü.




















Negatif iyonların insan sağlığı üzerindeki etkilerini başlıklar altında bakarsak

1)Astım


Negatif iyonizasyon.Solunum broşlarını genişletir ve onların titreşimli kirpiklerinin hareketlerini hızlandırır,bu da solunum rahatlamasını ve akciğerin havalandırılmasını sağlar.(Prof BOULATOV 3000 astımlı hastanın tedavisinde %90 iyileşme elde etmiştir.)Negatif iyonlar astım ve diğer solunum hastalıklarını düzeltir.

2)Kanla İlgili Problemler:

Negatif iyonizasyon,kandaki kolesterol,şeker,asit,(ph) oranını düşürür.Ek olarak evlerinde negatif iyonizasyon tedavisi gören hastaların %50sindeki hiperglisemik (erken şeker hastalığı hali) grafiği yarıya düşmüştür.(Prof BOULATOV kan tansiyonu tedavisinde %80 başarı elde etmiştir.)

3)Migren:

Negatif iyonizasyon,prensip olarak migrene sebep olan oksijenizasyon (oksijen yenileme) yetersizliği ve kılcal damarların daralması ile savaşır.(Prof AWKINS,migren krizlerinin tedavisinde %74 iyileşme elde etmiştir.)Negatif iyonizasyonunun bağışıklık sistemi korunmasının verimliliğinin takviye etmesinin oy birliği ile kabul edildiğini hatırlayınız.

4)Yorgunluk-Sıkıntı-Depresyon:
Negatif iyonizasyon:bağışıklık sisteminin etkililiği,canlılık rezervleri ve enerjisinden sorumlu besinlerin paslanma sürecini düzelten bir aşırı oksijenlendirme getirmiştir.

5)Uykusuzluk:


Negatif iyonizasyon,uykumuzun kalitesinden ve uyanmamızdan birinci dereceden sorumlu olan seretonin (kanda bulunur) üzerinde bir düzenleyici etkisine sahiptir.(Prif.DELENAU,iyonizasyon tedavisi gören insanların 80inin ev uykularında kalıcı bir düzelme elde edilmiştir.)

6)Alerji-Artroz-Romatizma:

Negatif iyonizasyon,seretonin oranını normale döndürür ve kortizol (kortizona yakın bir salgı) anti sızı ve anti iltihap salgılamasını teşvik eder.Anti-histaminiklerle aynı özelliğe sahip Negatif iyonların üretimi alerji halinde,aynı isimdeki ilaçlar gibidir

7)Moral – Motivasyon

Havadaki olumlu gelişme duyularımız ve beyin tarafından derhal algılanır ve insanlara mutluluk, aşk, pozitif enerji, düzgün düşünme ve muhakeme, sükunet, hislerini ön plana çıkarır. 8)Negatif iyon bakterileri, virüsleri ve diğer mikropları azaltır.

9)Negatif iyon oksijen alımı için gereksinimdir.

Rus bilim adamı Dr. A. L. Tchijewsky küçük hayvanları tamamen oksijenden yoksun havada büyütmeyi denedi. Kobaylar oksijensiz kalmadan dolayı ölmek üzere oldukları için havaya sadece negatif iyonları ekledi. Onların solunum sıklığının şiddetli bir şekilde arttığı noktada kobayların canlandığını tespit etti. (Tchijewsky, 1960).

10)negatif iyonlar fiziksel performansı artırır.


Ruslar II. Dünya savaşından sonra negatif iyonlar ve fiziksel performans arasındaki ilişki üzerine çalışmalar yaparak olimpik atletlerin performans testinde tesislerde eğitilen ve yüksek negatif iyon konsantrasyonu olan yerlerde kalan grupların performansında daha büyük ilerleme tespit etmişlerdir. (Minkh, 1961


Negatif iyon ve pozitif iyonun vücut üzerindeki etkisine bir bakalım.




Kullanıldığı alanlar.


Otomobil,Otobüs,Tren,Ofisler,veteriner klinikleri, Pet shoplar,Hastaneler,Ameliyathaneler,Yoğun Bakım Üniteleri,Spor Salonları,Güzellik Merkezleri,Yatak Odaları,Rehabilitasyon/Reanimasyon Merkezleri,Laboratuvarlar,Yatakhaneler,Okullar ve Eğitim Merkezleri,Kreş ve Çocuk Yuvaları,Sinema-Tiyatro ve Konferans Salonları,Bar,Disko,Kafe ve Eğlence Merkezleri,Toplu Taşım Araçları, müzeler....

Negatif iyonların nasıl bu kadar etkili olabiliyorlar.

Bu soru bizi vücut sıvılarının alkali ve asit dengesini korumaya götürür. İnsan vücudu hafif alkali (yani elektronu bol ) yapıdadır. Vücudun atıkları ise asidiktir ( yani elektronu az) Vücudumuzun kendisini yenileme yöntemi asitleri atmak ve alkalileri almak şeklindedir.
Aslında bu değişimle organlarımızda enerji üretirken kaybettiğimiz elektronları yeniden sağlayabiliyoruz.
Enerji hayattır, harekettir. Bunun bedeli ise elektron kaybetmektir. Elektronlarını kaybeden vücut sıvılarımızı, elektronu bol sıvılarla değiştirerek sağlıklı kalabiliyoruz. Vücut sıvıları asidik olandan alkali olana doğru düzenli olarak yenilenemediği zaman giderek daha asidik hale geliyorlar. Bu enerji yoksunu asidik ortam, tüm kronik hastalıkların kaynağı oluyor.
İnsan vücudu yukarıdakine benzer şekilde sürekli bir malzeme alış verişi ortamında yaşar. Nefesimizle oksijen alır, karbondioksit veririz. Bu faydalı ve atık gazlar oksijen ve karbondioksit vücudumuzda gerekli en küçük hücrelere kadar kanla iletilir. Hücreler yaşaması enerji üretmesi kan yolu ile taşınan gıda ve oksijenin yakılması ile oluşmaktadır. Hücreler sağlıklı olursa. Düzgün bölünürse bağlı bulundukları organ için yeterli enerjiyi üretirlerse insanda o derecede sağlıklı ve zinde olur. Bir çok sistemi içinde barındıran insanoğlu vücudunun senkronizasyonu hücrelerin ihtiyaç duydukları elektronları alması ve zararlı olanları da hücre ve vücut dışına atması ile doğru orantılı olarak sağlıklı kalmakta. Vücudumuzun en küçük paracıkların da başlamakta sağlık. İnsanoğlunun yaşamı bir enerji alışverişi gibidir. Bunu da elektron alarak ve kaybederek sürdürmektedir. Hücreler oksijenle birlikte besinleri yakarlar. Böylece vücudumuzun ihtiyaç duyduğu enerjinin temelini oluştururlar. Fakat bu işlem sırasında atık maddeler oluşur. Bu maddelerin hücrelerden atılması ve içeriye besin ve oksijen girmesi için hücre zarlarının esnek ve geçirgen olması gerekir. Hücre ürettiği enerji ve atık maddelerden dolayı asidik olmaya başlar. Bu ise hücre duvarlarının sertleşmesi elektrik sel yükünün değişmesi ile gittikçe hücre hidratasyonu düşer. Enerji üretirken kaybettiği elektronları alması gerekir. Hücre içi atıkları da kana vermesi gerekir. Bunları yapamazsa zamanla hücre asidik ortamda yapısı bozulacak sağlıksız çoğalmaya başlayacaktır. Oksijensiz şeker tüketerek enerji üretmeye başlayacak kanser ve diğer bir çok hastalığın hücresel boyutta başlamasına sebep olacaktır.Bu duruma müdahale edilmediğinde hücreler oluşturdukları organı organlarda insanı hasta edecekler ve biz bu safha da ancak doktora başvuracağız. Halbuki hastalık hücrelerimizde aylarca beklide yıllarca önceden sinyalini veriyor ama biz farkına varmıyorduk. Bu süreci tersine çevirmek için ise sorunun başladığı yerden müdahale etmeliyiz. Bu safhada sorun olan hücrelerin ihtiyaç duydukları oksijen ve gıdayı onlara vermek ve atık maddeleri hücrelerden vücuttan uzaklaştırmak. Bunun içinde taşıyıcı olan kanımızın kalitesini vizkozitesini oksijen taşımasını artırmalıyız. Eğer kan yeteri kadar akışkan olmazsa kılcal damarlardan geçemez ve hücreler oksijensiz ve gıdasız kalır. Ayrıca taşınan oksijen moleküllerini artırmak ancak kandaki hemoglobin sayısının artması ile olur.Hücrelere oksijen hemoglobin vasıtası ile gitmektedir. Bu ise yüksek rakımlarda bir süre kalmayı gerektirir. Bir çok spor dalı böyle yüksek rakımlı bölgelerde yaptıkları antereman larla doğal kondisyon toplarlar.Dayanıklılık ve güç artışı sağlarlar. Fakat sıradan insanların böyle bir çalışma yapması beklenemez. İşte tamda bu safhada çok kolay ve etkili olan negatif iyonlar yardımımıza koşuyor. Kanın ihtiyaç duyduğu oksijeni sağlıyor. Hücrelerin ihtiyaç duyduğu elektronu sağlıyor. Oksijeni sağlıyor. Ve asit seviyesini normalleştirip hafif alkali yapıyor. Bu ise hücrenin sağlıklı enerji üretimini sağlıyor.Negatif iyonlar bildiğimiz gibi normal oksijen molekülünün bir elektron almış elektron fazlası olan aktif moleküllerdir. Ayrıca normal oksijen moleküllerinden daha küçüktürler. Bu özellikleri ile de hücrelere daha kolay nüfuz ederler. Sahip oldukları elektrik yükü ile de kanın yoğunluğunu değiştirerek daha akıcı hale getirirler. Kanda böylece en ucra en ince damarlara kadar oksijen ve gıdayı taşıyarak hücrelerin sağlıklı kalmasını atık maddeleri de hücrelerden alarak temiz kalmalarını sağlar. Böylece zerreden insana sağlıklı olmanın yolunu açarlar.Hastanelerde çoğumuz görmüşüzdür hastaların parmaklarına pulsmetre kandaki oksijenin yoğunluğunu ölçen cihaz takarlar. Bu çok önemlidir. Çünkü tedavi sırasında da hastaya bir çok ilaç veriliyor. Bütün bu ilaçlar kan yoluyla taşınmakta. Eğer kan bu ilaç etken maddelerini hastalıklı bölgelere iletemez ise hasta tedaviye cevap veremez. Kanımız asidik hala geçerse kan hücreleri birbirine yapışır kan koyulaşır ve damarlarda hareketi zorlaşır. Bu hal ise zincirleme bir çok hastalığa sebep olur en başta tansiyon artar. Çünkü kalp koyulaşmış bir kanı pompalamak için daha fazla basınç uygulamak zorunda.

Kan düzgün biçimde akmalıdır. Sirkülasyondaki kanın alkali olması konusunda önemli teoriler olup bir çok klinik deney sonucu bu teoriyi doğrulamaktadır. Bunlardan bir tanesi, kandaki hemoglobin molekülündeki, buna rağmen kan suyundaki alkalite (alkali mineraller) hemoglobin molekülüne elektrik yükleyerek onun hareket etmesini sağlarlar. Bu şekilde kanın akıcılığı ve viskozitesi uygun düzeye gelir.Kan akışına akıcılığın sağlanması vücut sağlığı için çok önemli bir faktördür. Bu akıcılığın devamlı şekilde sağlanması ile bağışıklık sistemi ile ilgili bir çok hastalığın önüne geçilmiş olur. Kanın alkali olması ile, viskozitesi ve akış hızı normalleşir. Hemoglobin kendi başına magnetic elektrik yükü taşımaz birikimi oluşması önlenebilir. Hemoglobin hücrelere oksijen taşır. Hastalanmış veya hasara uğramış hücrelere bol miktarda oksijen taşınabilirse daha çabuk iyileşmeleri ve metabolizmaya tekrar sağlıklı biçimde kazandırılmaları mümkün olabilir. Gözle görülmeyen bu iyonlar sağlığımız için o kadar önemli ki biraz rahatsızlanınca askere işçiye memura ve bunun gibi kişilere hava değişimi verirler. Aslında bilmeden iş veren veya yetkili kişi kendini iyi hissetmeyen kişilere sen git bolca iyon negatif iyon al demiş olur. Köyünün dağlarından, deniz kenarından ormanlarından.

Böylece kişiler içinde bulundukları sağlıksız negatif iyonca fakir ortamlardan uzaklaşır. Vücut elktron dengelerini kurar iyonca zengin havayı soluyarak bir sürede olsa mutlu ve sağlıklı olurlar. Bir süre dedim çünkü yeniden sağlıksız kirli ve negatif iyonca fakir olan havayı solumaya başladıklarında tekrar vücutları hücreleri yaşam enerjilerini yavaş yavaş yitirecekler. Hasta ,bezgin,yorgun depresif bir hale bürünecekler. Bu ortamlardan ne kadar uzak kalınırsa o denli mutlu ve sağlıklı bir yaşam bizi bekliyor.

ROULEAU ~ fakir besin utlization ve dehidratasyon gösterir. Paralar gibi yığılmış















kırmızı kan hüreler

Ülkemizde negatif iyonla ilgili çalışmalar var mı?

Negatif iyonlarla ilgili çalışmalar üniversitelerde az da olsa var. Fakat benim bildiğim insan sağlığı için özel kuruluşların veya derneklerin yürütüğü bu yönde bir çalışma yok. Negatif iyon yayan cihazları satan bir kaç firma var. Onlar da ithal ettikleri ürüne markalarını basarak satmak ve kar etmek gayretindeler. Bu sistemin ülke ekonomisine getireceği katkı sağlık sektöründeki bazı hastalıkların tedavisi ve önlenmesi konusunda yapılacak çalışmalarda göz önüne alınırsa katkı büyük olacaktır. Çok büyük faydalar görüleceğine inanıyorum. Yurt dışında 50 yıldan beri etkili bir kullanımla büyük mesafeler katedildi. Şu an milyar dolarlık bir hacmi olan bir dünya piyasası var. Biz sıfırdan başlamayacağız gelinen noktada önce neler yapabiliriz ,daha ileriye götürebilirmiyiz bu çalışmaları dersek buda bir başlangıçtır. İş adamları idareciler İlgili yöneticiler bu alanda daha fazla çalışma patent ve arge çalışmalarına destek vermeliler. Toplumu bu konuda bilgilendirecek yayınlar ve seminerler düzenlenmeli. Negatif iyonların sağlık sanayi ve diğer alanlardaki kullanım imkanları acilen araştırılıp katma değerler üretilmeli.

Benim bu sistemlere getirdiğim yenilik nedir diye soracak olursanız.
Bugüne kadar yapılmış cihazlar genellikle kullanıcıyı bir mekana bağlı kılıyordu.Son yıllarda boyutları küçülerek kişilerin üzerlerinde taşıyabileceği ölçülere indi. Ayrıca evlerde ve ofislerde yolculuklarda kullanılan çeşitli modeleri üretildi. Fakat bu sistemin daha da gelişebilmesi için negative iyon cihazının tasarımında yeniliğe gidilmesi gerekiyordu. Ben cihazın iyon çıkış kısmını yeniden tasarlayarak fonksiyonelliğini artırdım. Bu cihazı kullanıldığı alanın dışında başka şartlarda da kullanılmasına olanak tanıdı. Bu durum bugüne kadar uygulanılmayan sahalarda da verimli olarak kullanılmasını sağladı. Bu sistemin patenti için başvuru yaptım.Şu anda daha fazla teknik kısmına giremeyeceğim . İnşat,tekstil maden,çimento otomotiv vb onlarca sektörde iş sağlığı kişisel koruyucu ekipmanlarına dünyada 33.3 milyar dolar daha para ayrılacağı hesaplanmış.Global İndustry Analysts,the world Market. Tarafından yapılmış bir rapor. Bu kadar büyük paraların harcandığı bir sahada böyle bir yeniliğe bir çok insan sahip olmak ister. Umarım bu sistem Türkiye’de kalır ve Türkiye ye bir katma değer oluşturur. Çalışanlar üzerinde yapılacak bir kaç test kaldı. Bunun içinde hassas ölçüm cihazları gerekiyor.Bu sorunu da ilerde halledeceğim.


Günlük hayatta hangi alanlarda kullanılabilir.

Bunları günlük hayatta kullanacağımız yerler bizim faaliyetlerimiz ve çalışma alanlarımıza göre değişiklik gösterir. Çalışma mekanımız kapalı alanlar ise bu mekanların negatif iyonca hiçte zengin olmadığını söyleyebilirim. Bu konuda yapılan ölçümlerde cm3 50-100 negatif iyona zor rastlandığı değerlerin daha da düşük olduğu tespit edilmiş.Normal de insan sağlığı için 1000-1500 iyon bulunmalı cm3 te. Bu kapalı alanları biz çeşitlendirebiliriz. Okullardan ofislere devlet dairelerinden evlere eğlence merkezlerinden hastanelere , arabalardan otobüslere, trenlerden uçaklara ve sanayide,otomotiv,inşaat,tekstil,çimento, tarım ve daha fazlası ile de çeşitlendirebiliriz. Spor yaparken dinlenirken çalışırken kullanılabilecek bu cihazlar kullanım yerlerine ve sürelerine de bağlı kalarak şekil boyut ve fonksiyonelliği değişmektedir.

Bir öğrencinin derslerini iyi anlaması ve daha başarılı olabilmesi için zihin açıklığı konsantrasyon çok önemli. Bu özellikleri havadaki negative iyonlarla kazanıyorlar.

İnsanları yaşamlarının bir çok anında yaptıkları işlerde dikkat ve konsantrasyon güç ve farkındalık gerekiyor. Bu iş araba sürmede okulda fabrikada sporda kısaca insanın var olduğu ve nefes aldığı her yerde gerekli. Eğer hücrelerimiz elektriğini kaybederse gerekli oksijeni alamazsa ve toksit maddeleri hücreden dışarı atamaz ve asidik olursa hücre zarı geçirgenliği azalır iyon alışverişi güçleşirse bizim için hastalıkların ve ciddi sorunların başladığını bilmeliyiz. İşte bunun için negative iyonun bol olduğu doğal ortamlarda daha fazla bulunmaya çalışmalıyız. Ya da bu ortamları yaşadığımız yerler de oluşturmalı . Ve son olarakta negative iyon yayan kullanımı kolay pratik ekonomik ve etkili mini negative iyon cihazları kullanmalıyız. Sağlıklı bir beden ve mutlu bir hayatın formülü. Negatif iyonca zengin bir hava asitce fakir bir kan işte bedenin yaşam enerjisi burdan geçmektedir. Hücrelerin ışıması bile değişmekte bu durum insan bedeninin bio enerji alanını da güçlendirmektedir.










Hiç yorum yok: